Araştırmacılar, Ebola veya koronavirüsler gibi virüslerin yeni alanlarda ortaya çıkması için daha büyük fırsatlar getirdiğini, onları izlemeyi zorlaştırdığını ve yeni hayvan türlerine dönüştüğünü ve virüslerin bir “basamak taşı” türünden insanlara..
Araştırmacılar, Ebola veya koronavirüsler gibi virüslerin yeni alanlarda ortaya çıkması için daha büyük fırsatlar getirdiğini, onları izlemeyi zorlaştırdığını ve yeni hayvan türlerine dönüştüğünü ve virüslerin bir “basamak taşı” türünden insanlara geçişini kolaylaştırdığını söylüyorlar.
En yakın benzetme aslında vahşi yaşam ticaretinde gördüğümüz riskler. Pazarlar konusunda endişeliyiz, çünkü sağlıksız hayvanları doğal olmayan kombinasyonlarda bir araya getirmek, bu adım adım ortaya çıkma süreci için fırsatlar meydana getiriyor. SARS’ın yarasalardan misk kedilerine, ardından misk kedilerinden insanlara sıçraması gibi. Ancak pazarlar artık özel değil; değişen bir iklimde, bu tür bir süreç doğada hemen her yerde gerçek olacak.
Hayvan habitatlarının, insan yerleşimleriyle aynı yerlerde orantısız bir şekilde hareket ederek yeni yayılma riski noktaları yaratması endişe vericidir. Bu sürecin çoğu, bugünün 1,2 derece daha sıcak dünyasında halihazırda devam ediyor olabilir ve sera gazı emisyonlarını azaltma çabaları bu olayların ortaya çıkmasını engelleyemeyebilir.
Ek bir önemli bulgu, artan sıcaklıkların, yeni viral paylaşımın çoğunluğunu oluşturan yarasalar üzerindeki etkisidir. Uçabilme yetenekleri, uzun mesafeler kat etmelerine ve çoğu virüsü paylaşmalarına olanak sağlayacaktır. Viral ortaya çıkmadaki merkezi rolleri nedeniyle, en büyük etkilerin yarasa çeşitliliğinin küresel bir sıcak noktası olan güneydoğu Asya’da olacağı tahmin ediliyor.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)