Değerli hemşehrilerim, tekrardan sizinle buluşmanın mutluluğunu yaşıyorum. Bu haftaki köşe yazımda, ne yazık ki TOKİ’lerde yaşanan ve bitmek bilmeyen sıkıntılardan bahsedeceğim. Hepimizin bildiği gibi büyük deprem yaşandıktan sonra ağır hasarlı..
Değerli hemşehrilerim, tekrardan sizinle buluşmanın mutluluğunu yaşıyorum. Bu haftaki köşe yazımda, ne yazık ki TOKİ’lerde yaşanan ve bitmek bilmeyen sıkıntılardan bahsedeceğim. Hepimizin bildiği gibi büyük deprem yaşandıktan sonra ağır hasarlı binalar yıkılmış ve yerine yenileri yapılması için TOKİ, çalışma başlatmıştı. Ancak zaman geçtikçe sorunlar da büyümeye başladı. Öncelikle evlerin küçük olması çok tartışıldı. Daha sonra Bızmişen’de yapılan binalarda çatlaklar ve asansörde sıkıntılar ortaya çıkmıştı. Elbette kuralarda yaşanan sorunlar, hiç gündemden düşmedi. Son dönemde ise, kuralar çekildiği halde aylardan beri evleri teslim edilmeyen vatandaşların yaşadıkları sorunlar gündeme geldi. Hatta bu vatandaşlarımız, yaşadıkları bu sıkıntıları iletmek üzere Valilik binasına gittiler. Ancak Vali’yle görüşemeden geri döndüler. Vali Palu’da olduğundan dolayı bu görüşme gerçekleşemedi. Umarım ilerleyen günlerde Valimiz bu mağdur olan vatandaşların dertlerini dinleyip, bir çözüm bulur. Yoksa Elazığ’da bu kadar mağduriyetin yaşanması normal bir durum değil.
Sevgili hemşehrilerim,
Bazı yetkililerin görevlerini yerine getirmemesi herkes gibi benim de dikkatimi çekiyor. 1,5 yıldan beri hiç ses çıkarmayan ve meydanlarda göremediğimiz bazı şahısları yeni yeni görmeye başladık. Geçenlerde Mustafapaşa ve Rüstempaşa Mahalleleri’nde yapılan TOKİ inşaatlarına tepki göstermek için Elazığ Esnaf ve Sanatkarlar Birliği Başkanı Cemil Erdem, Elazığ Muhtarlar Derneği Başkanı ve Gümüşkavak Mahallesi Muhtarı Ahmet Gül ile bazı oda başkanları, muhtarlar ve vatandaşlar meydanda toplandılar. Çok güzel bir şekilde tepkilerini ortaya koydular. Öncelikle şahsen benim beklediğim birlik ve beraberliği çok güzel yansıttılar. Ancak bu birlik ve beraberlik için o kadar geç kalındı ki, artık hiçbir anlamı yok. Sadece toplandık denilmesi için toplanılmış bir kalabalıktan başka bir şey değil. Çünkü artık binalar bitmek üzere, yani işi çoktan bitirmişler. 1,5 yıldan beri yatan şahıslar şimdi uyanmış olabilirler. Ancak bunun boş bir uyanış olduğunu ve şehre hiçbir şekilde fayda sağlamayacağını belirtmek isterim. Bu toplanma yaklaşan oda seçimlerine yatırım yapmaktan başka bir şey değildir.
Bütün bu tepkilerin ardından TOKİ yetkilileri de göstermelik bir şekilde Elazığ’a geldiler. Göstermelik diyorum, çünkü her şey bitmiş durumda. Bu saatten sonra gelinse ne olur, gelinmese ne olur! Zaten evler kümes kadar yapılmış, halk mağdur bırakılmış. TOKİ yetkililerin gelmesinin ne önemi var ki! Sadece “Geldik, vatandaşla ilgilendik” demek için, geldiler. Yoksa zannettiğimiz gibi bizim problemimizi çözecek durumda değiller. Tatil yapıp, gidecekler o kadar.
Saygıdeğer hemşehrilerim,
Şehrimizin bu denli geri kalmış durumda olması ve üvey evlat muamelesi görmesi, hepimizin zoruna gittiği gibi benim de zoruma gitmektedir. Ancak yöneticilerimizi biz seçiyoruz. Ufak tefek vaatlerle seçersek, işte geldiğimiz noktadan onlar değil, bizler sorumlu oluruz. Bizim bilinçli bir şekilde, memleketimizin geleceğini düşünerek ona göre karar vermemiz gerekiyor. Bugünü kurtarmak için değil, geleceğimizi en güzel şekilde oluşturmak için oyumuzu kullanmalıyız. Önümüzdeki süreçlerde hep seçimlerle karşılaşacağız. Bugün yaşananları unutmadan ona göre oyumuzu kullanmamız; şeref, namus, haysiyet meselesidir. Tüm bunların bilincinde olmanızı dilerim. Önümüzdeki hafta görüşmek dileğiyle,
Kalın Sağlıcakla…
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)