Elazığ

ARSLAN: “HALKIMIZIN SESİ DUYULMALI VE DEĞERLENDİRİLMELİDİR…”

Elazığ’ın Maden ilçesindeki ülkemizin en zengin polimetal maden sahası ile ilgili daha önce 4 Nisan 2022 tarihinde yapılacağı açıklanan ihale, Elazığ Girişim Gurubunun yoğun çalışmaları ve Elazığ’da oluşan yüksek hassasiyet..

ARSLAN: “HALKIMIZIN SESİ DUYULMALI VE DEĞERLENDİRİLMELİDİR…”

Elazığ’ın Maden ilçesindeki ülkemizin en zengin polimetal maden sahası ile ilgili daha önce 4 Nisan 2022 tarihinde yapılacağı açıklanan ihale, Elazığ Girişim Gurubunun yoğun çalışmaları ve Elazığ’da oluşan yüksek hassasiyet neticesinde, ileri bir tarihe ertelendi. MAPEG web sayfasında yayınlanan duyuruda Elazığ’ın ısrarla üzerinde durmuş olduğu ihale evrakları ve şartnamede yapılacak değişiklik vurgusu dikkat çekti…

 

 

MAPEG Duyurusunda Elazığ Hassasiyeti Ön Plana Çıktı…

İhale tarihinin açıklandığı günden bu yana şartnamede ve ihale evraklarında eksiklikler olduğu ve konunun mutlaka yeniden gözden geçirilmesi yönünde yoğun çalışmalar yürüten, itiraz dilekçeleri ile konuyu yargıya taşıyan Elazığ Mermerciler ve Madenciler Derneği ve Elazığ Girişim Gurubu’nun çabaları sonuç verdi.

Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) web sitesi üzerinden yapılan açıklamada şu bilgilere yer verildi: 232. ihale grubunda ihale edilmek üzere ilan edilen Elazığ-Adıyaman illeri dahilinde bulunan Er 3419460 sayılı sahanın 04.04.2022 tarihinde yapılacak ihalesin evraklarda ve şartnamede yapılacak değişiklik ve ilaveler kapsamında ileri bir tarihe ertelenmiştir.

Elazığ Girişim Grubu Olarak Öncelikli Talebimiz Karşılanmıştır…

Elazığ TSO Yönetim Kurulu Başkanı Asilhan Arslan, ihalenin ilk gününden 04 Nisan 2022 tarihine ertelenmesine ve son olarak MAPEG tarafından ileri bir tarihe ertelenmesi sürecinde Elazığ kamuoyu ve Elazığ Girişim Grubunun öncelikli talebinin karşılandığını açıkladı. Başkan Arslan değerlendirmesinde, “İhalenin ilk yayınlandığı günden beri Elazığ Girişim Grubu ve Elazığ Maden ve Mermerciler Odası (EMMAD) üzerinden başlatmış olduğumuz hukuki mücadelemizde ihale evraklarında maden sahasında MTA tarafında yapılan çalışmaların teknik raporunun yer almaması gibi eksiklikler olduğunu ve şartnamenin rekabet koşullarını esas almadığı gibi kamu ve devletin ciddi zararının söz konusu olduğunu ifade ettik. Bu mücadele çok yönlü olarak bugüne kadar tüm Elazığ kamuoyunun da yoğun gayretleriyle bugüne kadar devam etti. Sonuç itibarı ile MAPEG’in ihale evraklarında ve  şartnamesinde değişiklikler yapacağını ilan etmiş olması çok yönlü olarak sürdürmüş olduğumuz bu mücadelemizin ilk aşamasında hedefimize ulaşmamızın göstergesidir. İnanıyoruz ki yeni ihale hem rekabet koşullarını getirecek, hem MTA tarafından yapılan çalışmaların teknik raporu yer alacak hem de devletimizin ve kamunun zararı önlenmiş olacaktır. Ve tüm bunlarla birlikte tüm üst yapı yatırımlarının da sahanın bulunduğu alanda yapılacağının ilanı da tüm halkımızın ve bizlerin yine en önemli beklentisidir. Bu karar bizim mücadelemizde sürecin ilk aşamasında hedeflediğimiz noktaydı. Bundan sonra ihale sürecinin hem Elazığ’ın ve Elazığlıların  menfaatlerine hem de kamunun menfaatine olacak şekilde ilerleyeceğini ön görmekteyiz” dedi.

Talep sahiplerinin olası zararı önlenmiş ve hakları korunmuştur…

Başkan Arslan, İhalenin Elazığ iş dünyasında kalması ve buradan doğacak tüm katma değerin ilin kalkınma ve gelişme sürecine kanalize edilmesi hasebiyle oluşturulan Elazığ Girişim Grubuna çok yoğun bir talep olduğunu ve binin üzerinde vatandaşın desteğini aldıklarını söyledi.

Arslan ihale öncesi talepte bulunan vatandaşlardan herhangi bir ücret alınmama kararının bugün bir kez daha haklılığını gördüklerini belirterek, “İhale öncesinde vatandaşlarımızdan ücret alınıp alınmaması hususunu profesyonellerimizle bir çok kez müzakere ettik. Bu süreçte döviz, altın, gayrimenkul ve araçlarını değerlendirmek isteyen çok sayıda vatandaşımız olduğunu gördük.

İhalenin Elazığ Girişim Grubunda kalmaması veya bugün olduğu gibi ihalenin ertelenmesi halinde bir kısım vatandaşımızın mağduriyeti söz konusu olacağından tüm riskleri ve gider kalemlerini göze alarak maddi katılım aşamasını ihale sonrasına erteledik. Gelinen noktada hiç kimsenin bir mağduriyeti söz konusu olmamıştır. Tüm talepler kayıt altına alınmış ve dondurulmuştur.

Süreçlerin yeniden başlaması ve ilk günden beri Elazığ Girişim Grubu olarak bu alanı almaya ve işletmeye olan iştahımız ve kararlılığımızla yolumuza devam edeceğiz. Bugün dünden çok daha yüksek moral ve motivasyona sahip olduğumuzun bir kez daha altını çizmek isterim.”

Elazığ tüm katmanlarıyla inanarak haklı bir mücadele veriyor…

Başkan Arslan Elazığ halkının bu süreçte tüm katmanlarıyla büyük bir mücadelenin içinde yer aldığını ifade ederek, “Toplumumuzu oluşturan tüm kesimler, her yaş grubu ve meslek sahipleri, sivil toplum kuruluşları, siyasi partilerimiz, kurumlarımız ve medyamız bu süreçte tarihe not düşen bir Elazığ birlikteliği örneği ortaya koymuştur. Kendi topraklarındaki bu zenginliği kendi müreffeh geleceği için isteyen Elazığ halkı haklı ve kararlı duruşu ile bu mücadelenin ilk aşamasında hedeflemiş olduğu neticeyi elde etmiştir. Bu mücadele bitmemiş aksine aynı kararlılıkla devam etmektedir.”

Halkımızın sesi duyulmalı ve değerlendirilmelidir…

Elazığ TSO Yönetim Kurulu Başkanı Asilhan Arslan, maden sahasıyla ilgili Elazığ Medyasının göreve davetinin tüm toplumun ortak sesi olduğuna işaret ederek, “ Maden ilçemizdeki zengin maden kaynağının Elazığ iş insanları tarafından işletilerek oluşacak tüm katma değerin bu şehirde kalması hususunda Elazığ medyasının bizleri göreve daveti aslında tüm toplumun ortak refleksi ve sesi olmuştur. Elazığ insanı özellikle 24 Ocak depreminin ardından çok ciddi bir moral bozukluğu ve sadece binalarda değil geleceğe bakış ve yüreklerde de bir yıkım yaşadı. Binlerce yıllık bu kadim şehrin umutsuzluğa düşmesi bizleri üzmüş ve bir çıkış yolu bulmak için tüm imkanlarımızı seferber etmeye zorlamıştır. Maden sahasıyla ilgili süreç, kendi küllerinden doğan Anka kuşu misali Elazığ halkını topyekün ayağa kaldırarak aynı sevdada buluşturmuştur. Bu sürecin böyle okunması ve maden sahasının sadece bir işletme değil bir ilin kaderi şeklinde yorumlanması gerekmektedir.”

 İhale bölgesel kalkınma adına tarihi bir fırsat…

Maden sahasının Elazığ iş insanları tarafından işletilmesinin bölgesel kalkınmaya çok önemli bir destek olacağına işaret eden Başkan Arslan, “ Devletimizin en büyük mücadele alanlarından biri olan ve bugüne kadar sayısız program uygulamış olduğu bölgeler arası kalkınmışlık düzeylerinin dengelenmesi açısından da bu ihale çok önemli bir fırsat. Gelişmiş tüm ülkeler bölgeler arası kalkınmışlık makasının daraltılması maksadıyla geri kalmış bölgelerde çok önemli projeler uygulamaktadır. Bu proje asında bu hususta devletimiz açısından da tarihi bir fırsat olma özelliği taşıyor. Bu sahayı işlemeye hazır olduğunu dile getiren ve çok ortaklı bir yapı oluşturma girişimi olan bir şehir var. Burada devlet-özel sektör ortaklığı veya benzer bir yapının kurulması halinde maden sahasının tüm katma değeri bu bölgede kalacağından bölgesel kalkınma açısından çok önemli bir hamle yapılmış olacaktır.

 Bu hamle yapılırken, projenin ortağı devlet olduğundan hem kamu zararı ortadan kalkmış olacak hem de yerel halkın ekonomik refah seviyesi artırılarak, oluşacak tüm katma değerin bölgede kalması ile bir çok alanda yeni fırsatların doğmasına da imkan sağlanacaktır. Bu süreç çok iyi analiz edilmeye muhtaç ve rol model olabilecek örnek bir uygulama alanı fırsatı sunmaktadır.”

 Tüm halkımıza şükranlarımızı sunuyoruz…

Başkan Arslan maden sahasıyla ilgili Elazığ Girişim Grubunun kararlı mücadelesinin ve bu sahanın Elazığ’a kazandırılması için hiçbir fedakarlıktan kaçınılmadan mücadeleye devam edeceklerini ifade ederek, “MAPEG tarafından alınan karar yanlıştan dönüştür. Bu ihale aceleye getirilerek apar topar yapılacak bir iş değildir. Biz Elazığ halkı olarak yanlışları dile getirerek doğru olanları talep ettik. Bu süreçte bizlere gösterilen güven ve sağlanan destek her türlü takdirin üzerindedir. Hep ifade ediyoruz: Kader gayrete âşıktır diye. İnşallah bu yolun sonu Elazığ için aydınlıktır. Sürecin bu saate kadar olduğu gibi bundan sonraki her anını da aynı hassasiyetle takibe devam edecek ve her gelişmeyi tüm halkımızla paylaşmayı sürdüreceğiz. Bu vesile ile sürece yüreğini koyarak destek olan her bir bireye kalbi şükranlarımı sunuyor, başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Sayın Bakanımız ve Devletimizin tüm yetkililerine saygılarımı arz ediyorum” değerlendirmelerinde bulundu.

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL